D vitamini Kovid-19’a cebin işsiz mi?

Kovid-19 için önerilen haddinden fazla sayıda tedavi var. Hidroksikolorkin, Ivermectin ya da D vitamini araştırılıyor ya bile araştırılıyordu. Bir tedavinin işe yaradığını eyitmek ve henüz sonradan yapılan araştırmalarla yaramadığını tespit etmek normal bilimsel sürecin tıpkısı parçası.

Fakat internette, salgının başlarında yapılan evet bile düşük kaliteli araştırmalar, bağlamından kopartılıp paylaşılabiliyor. Ve sıra teorilerini savunanlar bunun yarattığı temel karışıklığından faydalanabiliyor.

BBC Keyif Muhabiri Rachel Schraer’ın haberine bakarak, D vitaminin Kovid-19’un önlenmesinde evet da tedavisinde ergonomik olabileceği düşüncesinin arkasında lojik yönler var.

Muafiyet sistemi üstünde tıpkı azamet oynuyor ve örneğin İngiltere’dahi herkesin şita aylarında, kusur riski olanlarınsa bütün sene D vitamini takviyesi alması öneriliyor. Şu asıl çatışma hiçbir araştırma, D vitaminini henüz çok almanın hastlalığı önlediği evet birlikte otama ettiği yönünde yeterince ikna edici kanıtlar sunamadı.

Fakat bu, bu durumun gelecekte değişmeyeceği anlamına dahi gelmiyor.

Yani bazılarının internette okuduğu D vitamini tavsiyelerine uyması anlaşılabilir. Fakat bazıları henüz üstelik müstakbel gitti ve Reddit forumlarında hükümetlerin D vitaminin etkinliğinden “haddinden fazla beş altı bahsettiğini” ve bunun namına “aşılara ve polis devleti takibine” odaklandığını söyledi. Evet bile “Acun Afiyet Örgütü’nü iri tılsım şirketleri fonladığı üzere D vitamininin görmezden gelindiğini” sav ettiler.

Ancak hükümetler, etkinliği kanıtlandığında deksametazon kadar berbat, etkin tedavileri uygulamaya başladılar. Vitaminlerin kendisi üstelik büyük paraların döndüğü ayrımsız uran.

Araştırmalar hangi diyor?

Bir Nice araştırma D vitamini ve Kovid-19 tedavisinde başarı arasında pazar kurdu. Ancak kanıtların çoğu lahana dayalı. Yani başka faktörleri hesaba katmadan, D vitamini düzeyleri efdal ya üstelik düşük insanlar ele alınıyor.

Bilimsel araştırmalardaki umumi akseptans kören ölçün bu değil. Bunun amacıyla, olgun insanlarının tedavinin yarattığı sonuçları kategorik görebilmesi yerine, hastalara bire bir otama ya dahi plasebonun verildiği değme taharri denemeleri gerekiyor.

Gözleme dayalı çalışmalar, hem D vitaminin beş altı olma hem üstelik Kovid’e yakalanma riskinin birkaç olduğu henüz buğulu insanlar, obezite sorunu olanlar ve henüz koyu derili, siyah ya de Güney Asya kökenliler üzere belli sökel gruplarını gösteriyor.

Bu grupların bundan sonra risk altında bulunmasının nedeni D vitamini eksikliği olabileceği kadar, hem D vitaminin bağan olmasına hem da virüse yakalanma riskinin artmasına kez açan keyif sorunları evet da çevresel etkiler türlü.

Vitamin değerlerinin düşmesi ayrımsız hastalığın nedeni olabileceği kabil, sonucu bile olanaklı. D vitaminin biricik başına oynadığı rolü, Queen Mary’s Üniversitesi’nde yapılan gibi, rastgele, taharri gruplu, standartlara makul çalışmalarla anlayabiliriz.

İspanya’daki çalışmalar

Barcelona Üniversitesi’nde yapılan ve kül da böyle benzeri araştırı olduğu sav edilen bire bir mücahede alelhusus dikkatleri çekti

D vitamininin bunaltıcı bakıma yatışları yüzde 80, ölümleri ise yüzde 60 oranında azaltarak, dayanılmaz bir muvaffakiyet yakaladığını söylüyordu.

İnternette ağır sıklet tıpkısı şekilde paylaşıldı. Fakat düzentileme “araştırmanın tanımı hakkındaki kaygılar” zımnında kalın kafalı çekildi ve Lancet Tababet Dergisi, araştırma hakkında aynı soruşturmaya başlıyor. Fakat araştırmanın izansız çekilmesi, özgün iş büyüklüğünde paylaşılmadı.

D vitamini, herhangi bir belirlenen bireylere değil, hangi kadar parasız olduklarına bakılarak kül bire bir koğuşta yatan hastalara verilmişti. Ve çalışmada hayatını kaybeden Kovid hastalarının vitamin düzeyleri arz başta haddinden fazla farklı düzeylerdeydi ve bu üstelik önceleri daha hastalanmış olduklarını gösteriyordu.

İngiltere’dahi hastanelerde D vitamini takviyesine başlanması çağrısı eden Konservatör Partili milletvekili David Davis, BBC’ye yaptığı açıklamada araştırmanın gabi çekilmesine rağmen, hala D vitaminin yüce olduğunu gösterdiğini ve hükümetin bu alandaki çalışmalara bundan sonra gerçek ayırması gerektiğini söyledi.
Geri çekilmeden önceki Lancet amacıyla Barcelona araştırmasını inceleyen İspanyol Duyum Yitimi ve Kilolu Bakım uzmanı Aurora Baluja, çalışmada saptanan “şiddetli” D vitamini etkisinin temas, kontrollü denemelerde hiç görülmediğini ve bunun birlikte çalışmanın balaban ihtimalle taraflı olduğunu gösterdiğini belirtti.

Baluja D vitamini eksikliğinin ağır bakımda ölen hastalar için “çok gür bildik tıpkısı risk faktörü” olduğunu ve “biricik başına D vitamini takviyesinin bu hastalardaki riski on paralık azaltamadığını” vurguladı.

Dr. Baluja D vitamini eksikliğinin hastaların ölüm nedeni olmadığını, bunun namına eksikliğin mahdut tagaddi ve böbrek yetmezliği kadar elan temel ayrımsız nedenden kaynaklandığını kaydediyor.

Viral paylaşımların zararı ne?

Cambridge Üniversitesi’nden Içtimai Ruhiyatçı Prof. Sander Van der Linden araştırı sonuçları, ‘hiçbir doğal öz sana uymazlık veremez’ kabilinden oylumlu görüşlerle örtüştüğünde, paylaşımların daha açık kitlelere ulaştığını ifade ediyor.

Natürel sağlık, mütenavip tababet ve aşılara ideolojik namına cebin çıkanların internetteki dünyaları haddinden fazla farklı olsa dahi, örtüştükleri de oluyor.

Prof. Van der Linden “Aşılama karşıtı hesaplar, dini, nebati otama ve mütenavip tıp üzere topluluklarla sakil bir şekilde angajmanlı” diyor.

Van der Linden’e göre bu bile, gayrı toplulukların ilgileriyle örtüşen başlıkları paylaşabilecekleri ve söz gelişi “aşıya ister yok, yemeden içmeden D vitamini alabilirsiniz” gibi tıpkı mesajı, normalde mesajın esasen aşı karşıtı olduğunu çok gizlice yayılabilmesi anlamına geliyor.

D vitamini, haddinden fazla alınması halinde böbrek taşlarına misil açabilmesi dışında genelde güvenli. Yani zararlı aynı dezenformasyon üzere görünmeyebilir.

Prof. Van der Linden’e bakarak ise ana zararı, insanlar bunu olağanüstü benzeri otama namına görüp, aşılama, maske ve toplumsal küşayiş kabil önlemlerin yerini alabileceğini düşündüğünde veriyor.

Evcil aşının taraf etkisi var mı?

 

Share: