ABD’nin Stanford Üniversitesi’nden bilimadamları, ülkedeki binlerce patronun konuşmasını inceledi. “Telekonferastaki aldatıcı sunumları belirleme ika” başlıklı araştırmada, şirket yetkililerinin 2003-2007’de sunduğu bilançolara ait yaklaşık 30 bin telekonferans metni üstünde müteharrik bilimadamları, kelimelerin seçimi, bilcümle yapısı üzere özelliklerin “yalancıların maskesini düşürdüğünü” belirtti. Araştırmaya imza atanlardan David Larcker, dolma belirten yetkililerin konuşmalarında kısa, münezzeh ve kesin ifadeler yerine “tümce agâh ki…” gibi genel ifadelere meydan verdiklerini vurguladı. Gerçeği söylemekten kaçınan yetkililerin “ego” zamirini kullanmadıklarını evet da “tığ”i yeğleme ettiklerini tamlayan Larcker, bir numara tekil zat zamirinin (ego) kullanımının kişinin söylediklerine mecbur olduğunu gösterdiğini, yalancıların “söylediklerinden uzaklaşmaya” çalıştıkları için “ben” kelimesini kullanmaktan kaçındığını tabir etti. Larcker, “aşırıya” kaçmanın da yalanı ele verebildiğini, dolma belirten yetkililerin konuşmalarında “alışılmadık, inanılmaz, yüce” kadar sıfatları kullandıklarını belirtti.