Kahramanmaraş merkezli meydana mevrut ve 11 ilimizde ağırbaşlı yıkımlara illet olan depremlerin ardından harekete geçerek yardımlar toplayan aktör Hattıhareket Ece, geçmiş dönem Ankara’ya getirilen depremzedeleri müzakere etti. Vatandaşlarla kardeşçe eden oyuncu, elan bilahare Anıtkabir’e gitti. Atatürk üzere deftere yazdığı yazıları okuyan aktör, gözyaşlarına hakim olamadı.

ELEŞTİRİLERE KARŞILIK VERDİ

Depremden muhit zor eyyam geçirdiği ve depremzedelerin yaşadıklarından çok etkilendiğini söyleyen oyuncu, ağladığı üzere kendisini eleştirenlere cevap verdi. Hayatından ve Atatürk’e olan hayranlığından bahseden Tutum Kraliçe, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Atatürk’ü diyanet düşmanı gösteren dizge, az ve yanlış biliyor. Incitici niyetle hakaret yazanlar ise cehil yapıyor. Din, iyicene aktöre demektir. Mutekit herif engel yapmaz. Ego üstelik inançlıyım hem da sonuna büyüklüğünde. Ama diyanet adı altında insanları kandırmanın karşısındayım. Hastalık şu an laf Atatürk? Çünkü bu ülkeyi alçak bir yoklukla, fakirlikle, fedakarlıkla dış ülkelerin işgalinden kurtaran, hürriyet ve bağımsızlığına kavuşturan, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Atatürk’tür ve halkımızdır. Ülkenin gençlerine bıraktığı yazılar zaman hala akla yatkın öngörülerdir.”

“BU ÜLKEDE ÖZGÜRSEN, BAYRAĞIN VE MARŞIN VARSA ATATÜRK’E BORÇLUSUN”

“Bu ülkede yaşıyorsan, özgürsen, bire bir bayrağın, tıpkı marşın, benzeri toprağın, evin varsa bunu Atatürk’e borçlusun. Rastgele ki olursan ol, bu hamur değiştirilemez. Ego politikadan hiç hoşlanmam hiç üstelik ilgimi çekmezdi. Spor bile sevmem bilfarz benzeri tek tenisi sevdim. Laf severim. Resimlere, ressamlara, heykeltraşlara bayılırım. Temsil oyunlarını, dizileri, filmleri, müzikalleri izlediğimde bahtiyar olurum. İyi okullarda okudum. Şişli Inkişaf Lisesi mezunuyum, Bilgi Üniversitesi’nde psikoloji okudum. Danışma tarihi dersleri aldım Mimar Sinan hocalarından, İstanbul Çağcıl Müzesi’nin kurslarında, konuşma galerisinde çalıştım sonradan ise girdiğim aynı auditionla oyunculuğa seçildim.”

“ÜLKEYE AVANTAJ SAĞLAMAYA ÇALIŞIYORUM ZIRA VERECEKLI HİSSEDİYORUM”

“Hayatım süresince sınavlara çalıştım, hala rüyamda sınava geç kalırım mesela. Annem, babam hep öğüt aldırdı, matematik hocası gider hikmet hocası odaya girerdi. Gitmediğim derslik, kurs kalmadı. Devir, coğrafya, kült kültürü ve ahlak bilgisi hepsinin dersini aldım. Şu anda 32 yaşındayım, yetişkinim, çalışıyorum, kazanıyorum, kazandığımın yüzdelik 40’ını alacak adına gururla veriyorum konusunda çevrem şahittir kim kazandığımın çoğunu yardıma ihtiyacı olan herkese dağıtıyorum. Bu ülkeye yarar sağlamaya çalışıyorum zira ülkeme medyun hissediyorum.”

“BEN TAŞ DEĞİLİM, İNSANIM”

“Efsanevi hakları, bala hakları, eş hakları benim üzere çokça kocaman. Bunlar için uğraşan insanlara beni çağırdıkları herhangi bir yerde bindi vermeye çalışıyorum. Tıpkı kadına, tıpkısı çocuğa hız istismar bu konulara yüreğim dayanmıyor. Ayrıksı benzeri derdim yok. Şifahane, az ziyaretlerimizde bana sarılıp ağlayan ‘Annemin genişlik sevdiği saf ‘Yasak Elma’ydı öldü’ diye boynuma atlayan 9 yaşındaki çocuğu görüp, iki çocuğunu eşini toprağa vermiş kadınla konuşup etkilenmemem, ağlamamam olanaklı değildi. Ben taş değilim, insanım.”

“VİCDANIM RAHAT, CENABIHAK İÇİMİ GÖRÜYOR”

“O yüzden bana hangi derseniz diyebilirsiniz. Ego değme şeyini kendi kazanmış İTÜ mezunu mühendis ayrımsız babanın ve çağdaş Atatürk’ü muhip benim videomu ağlayarak izleyen, Kuran-ı Kerim’i Arapça okumayı alim duaları bütün markajcı, inci küpeye bayılan bir annenin kızıyım. Benim vicdanım rahat. Uymazlık taşımıyorum içimde, alçak evet bile mal umurumda değil. Beni sadece insanlar, hayvan bilimi ve ayrıntılar ilgilendiriyor. Cenabihak benim içimi ve yaptıklarımı elhak görüyor. Sevgiler.”

Anıtkabir’e revan aktör Tavır Ece, istişare yaparken gözyaşlarına boğuldu