Demokratik Sol Tümen (DSP) Genel Başkanı Alemdar Duayen, “İçeriği ve kapsamı itibarıyla bu mutabakat metnini incelediğimizde, öncelikle Cumhuriyet’in müessis iradesinin teslim alındığı, umulur sonuçları bakımından bile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni teyit alma metni olduğu belirtik görülmektedir.” dedi.
Ermiş, parti umumi merkezinde düzenlediği matbuat toplantısında, gündeme ilgilendiren değerlendirmelerde bulundu.
Altılı masa marifetiyle 30 Ocak’ta tanıtılan Kuma Politikalar Uzlaşma Metni’nde düz verilen maddelere müteveccih eleştirilerini dile getiren Ermiş, “İçeriği ve kapsamı itibarıyla bu mutabakat metnini incelediğimizde öncelikle Cumhuriyet’in müessis iradesinin teslim alındığı, mümkün sonuçları itibarıyla birlikte Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni tasdik kabul etme metni olduğu vazıh görülmektedir.” diyerek konuştu.
Metnin açıklandığı güruh salonunda, Türk bayrağının ve Atatürk resminin kayran bulmadığını belirten Aksakal, bu milli simgeler dışında Atatürk adının çabucak üç maddede saha aldığını söyledi.
“Cumhuriyet’in bünye ilkelerinin yeryüzü önemlilerinin başında kayran kayran ‘laiklik’ bulunmayan, laik kelimesi birlikte namevcut. Bilfarz biz nikbet ediyoruz, eğitim laik ilkelerle mi yapılacak, yoksa dini referanslarla mı” diyen Duayen, Türklük ibaresinin bile bu metinde olmadığını aktardı.
CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu’nun, cezaevinde mevkuf mevcut sakat HDP Adam Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a yönelik “Nahak Yere yere yatıyor” ifadesini dahi eleştiren Aksakal, “Bu söylemi, Kürdistan hayalini kuranlara benzeri rey mıdır?” sorusunu yöneltti.
Dış politikada yaşanan gelişmelere bile değinen Aksakal, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği konusunda imzalanan müselles mutabakatın şartlarına riayet edilmediğini, bu sürecin dahi o ülkeler üzere hırçın seyredeceğini dile getirdi.
Önder Aksakal, İsveç’in, FETÖ ve PKK/PYD kadar terör örgütlerinin militanlarını Türkiye’ye reddetme etmeyerek yataklık, İslam dininin kutsi kitabı Kur’an-ı Kerim’in yakılması olayına bile suç ortaklığı yaptığını belirtti.
Duayen, İsveç ya üstelik Finlandiya’nın NATO üyeliğine laf edilmesinin özünde, Türkiye’yi NATO’dan tart gayretinin işaretinin olduğunu kaydetti.
