KÖLE`nin iflas riski ırak değil

HÜRRİYET Sonuç döneme kadar kaslı ülkelerin kredi sağladıkları kurumlara borçlarını ödeyemeyeceklerini söylemesi maskara ayrımsız iddiadan öteye gidemezdi. Rusya ve Arjantin gibi ülkelerin böyle benzeri durumla yüz yüze eskimiş olsa dahi KÖLE, İngiltere ya üstelik Japonya’nın bu duruma düşmesi tabiatıyla hesap dahi edilmezdi. The Washington Post’ta yer alan Could America go broke? adlı makalede dünyanın şef devletleri amacıyla bu olasılığın tekrar çokça uzak tıpkısı belki olmasına rağmen düşünülemez aynı molekül olmadığına bel edildi. Robert J. Samuelson yoluyla kaleme alınan makalede, emniyet verenlerin varlığı ve devletlerin borçlarını ferasetsiz ifa döngüsünün bozulması halinde sonucun hangi olacağı ve reis ülkelerin başına neler gelebileceği incelendi. TOPLUMSAL PSİKOLOJİ BELİRLİYOR Bu sorunun on paralık bilinen olmadığı bu yüzden üstelik bu garip aynı olayla karşılaşılması yerinde neler yapılacağıyla ilişik geçmişten alınacak derslerin birkaç oluşuna birlikte bel edilen makalede, toplumsal psikolojinin belirleyici olduğu belirtildi. Samuelson bu duruma doları kat sayı göstererek, yabancıların bu servet birimine olan güveninin azalacağı korkusunun, doların yen, euro, değerli ve petrol karşısında ayar kaybına neden olacağını ve bunun birçok yatırımcı yoluyla paylaşılan aynı düşün olması yerinde ise KÖLE hisseleri ve bonolarında ürkü satışı doğuracağını söyledi. Dolarda ürkü satışın henüz yaşanmadığını ancak insanların dolarda böyle ayrımsız gelişmenin olabileceğini on yıllardır öngördüğünü belirten Samuelson, bunun yapan şeyin ise MEMLUK’deki siyasi muvazene, ara, bolluk ve düşük şişkinlik unsurlarının olduğunu söyledi. YARIN YA DE 10 YIL SONRALARI Bu noktada tıpkısı uyarıda mevcut Samuelson, KUL’ye mahsus bu güvenin, yarın ya dahi 10 yıl bilahare kayıp tehlikesinin bulunduğuna belen etti. Analog bire bir mantığın çılgın derecede artan devletlerin borçları üzere üstelik kurulabileceğini belirten edip, daha çok bu borç ödeme işlemlerinin devamında da grafiklerden haddinden fazla psikolojinin kısık bastığı bir dönemin yaşandığının altını çizdi. Benzer olarak Japonya’nın gösterildiği makalede, bu ülkenin evinsiz hazırdaki açığının GSYH’sına oranının yüzdelik 10’un üstünde olduğu, hükümetin bütün borcunun GSYH’nin iki katına yaklaştığı belirtilirken, bu borcun büyümeyi yavaşlattığına dahi aksan yapıldı. Makalede Japonya’nın hep borcunun GSYH’e oranın 2019 yılında üç katına çıkmasının beklendiğini üstelik belirtilirken, eğer bu öngörü 20 sene geçmiş yapılmış olsaydı bunun nema oranlarını yükselteceğini ve bu ülkenin borçlarını ödemekte sarp çekebileceğini ancak şu anda ise kül tersi bire bir durumun yaşandığı tabir edildi. Samuelson, bu ülkede faizlerin artmamasının arkasında ülkedeki yatırımcıların yeterince tasarrufa sahip olmasıyla yeni ve vadesi gelen borçların akçalanmış edileceğine olan atılganlık yattığına meni etti. Makalede ESIR’nin birlikte bire bir durumla karşı karşıya olduğu belirtildi. Bu ülkede birlikte 10 yıl vadeli Hazine tahvillerinin faizlerinin bibi yüzde 3.5 düzeyinde seyrettiği hatırlatılarak bunun de arkasında global kriz döneminde bu tahvillerin güvenli liman adına görülmesinde yattığı vurgulandı. SONSUZA ÇATIŞMA SÜRMEZ Fakat bu ülkelerin sonsuza büyüklüğünde cılız borçlanmasının daima gene bu ülkelere olan güvene kapalı olduğu ve bu güvenin kaybolması durumunda işlerin eskisi üzere olmayacağını belirten Samuelson, hakeza ayrımsız şeyin olup, olmayacağını ya da ne devir olacağını bilmediklerini söyledi. Ensesi Kalın ülkelerin her yerde analog sıkıntıyla yüz yüze olduğunu, borçların katlanarak arttığını ve bunun yarattığı tehlikelere değinen seren Samuelson, bu borçları bloke etmek üzere harcamaların kısılması ve vergilerin artırılmasının ise ekonominin zayıflamasına neden olup açıkları elan birlikte artıracağı uyarısında bulundu. Makalede, zengin ülkelerin bu önlemleri alıp ekonomilerine yönelik riski tasarruf etmek namına her ne kadar olağanüstü donör bir akıl olsa üstelik borçlarını kısmen evet dahi tamamen ödememe yolunu tercih edebileceği görüşüne dahi düz verildi. Samuelson makalesinin böylece, zamanında borcunu ödeyemeyen ülkelerin arsıulusal ve çöz piyasada vecibe musluklarının kesildiği anımsatıldı ve bunun soylu erki dağılış ve hiper enflasyon problemlerine hastalık olduğunu söyledi. Yazar, makalesine, gelişigüzel ne büyüklüğünde insanlar varlıklı ülkelerin bu kaderi paylaşmayacaklarını söylese de, bu olasılığın varlığının dahi şu anda yaşanan durumun tehlikesine göstermek açısından mehabetli olduğunu tespitiyle sonuç verdi.

Share: