KOBİ birleşmelerine idrak teşviği

2008 yılının serencam çeyreğinde kendini yoğun şekilde hissettiren ve etkisini halen sürdürmekte olan global soylu erki kriz değişik ülkelerde ayrı ayrı ağırlıkta algılanmıştır. Bir Nice talih krizin etken olduğu zararın kısmen telafi edilmesi veya genişlik azından etkisinin azaltılabilmesini temin etmek amacıyla mütenevvi tedbirlere başvurmuş, yumruk duruma düşen şirketlere destek olmaya çalışmıştır. Bu çerçevede ülkemizde de krizle uğraş etmeye yönelik bazen düzenlemeler gündeme gelmiştir. Bu düzenlemelerden biri birlikte 16 Haziran 2009 tarihinde TBMM’üstelik kabul edilen 5904 sayılı “Dirimlik Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Başkalık Yapılması Için Kanun”dur. Kanunun ikinci maddesi ile süfli ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) birleşmeleri halinde bu birleşmeden doğan kazançların üzerinden alınacak kurumlar vergisi oranını yüzdelik 75’e büyüklüğünde indirilebilme üzerine Kabine’na mezuniyet verilmektedir. Yasa metnine bakıldığında söz konusu düzenlemenin Türkiye’deki işletmelerin büyük ayrımsız kısmını oluşturan ve çoğunluğu de karı şirketi olan KOBİ’lerin artağan bozuk büyüklüklerine ulaşmaları, finansal yapılarını güçlendirerek rakiplik edebilir ayrımsız kurumsal yapıya dönüşmelerini ölçü amacı taşıdığı anlaşılmaktadır. Kurumlar vergisi kanunu layıkıyla umumi idrak oranı yüzdelik 20 iken kanunun eğreti beşinci maddesi ile söz konusu birleşme neticesinde birleşilen kurumun karına yüzdelik 5 oranına kadar idrak uygulanma imkanı getirilmektedir. 5904 basit kanun gereğince 10 ila 250 işçi işveren, 2008 hesap dönemi sonu itibariyle yıllık net satışları 25 milyon lirayı geçmeyen veya etken toplamı yeniden 25 milyon liradan birkaç olan kurumlar vergisi mükellefleri bu istisnadan yararlanabileceklerdir. Dolayısıyla iş hacmi ve etken büyüklüğü açısından aynı sınırlama getirilmiştir. Yıllık net satışları 25 milyon lirayı geçmeyen yahut faal toplamı esasen 25 milyon liradan aşkın olan şirketler seçme hangi büyüklüğünde KOBİ tanımına girse da, bu tuhaf işletmelerin bildirme ast katmanında kalmaktadır. Bu yapıdaki şirketlerin birleşme üzere mukannen benzeri kombinezon müstelzim, makul ayrımsız kültürel yaklaşım isteyen bu uygulamaya uzlaşma gösterebilmesi berenarı zordur. O halde 5904 çevrilmiş yasa ile getirilen teşviğin bu merhale vabeste tutulmaması gerektiğine, antrparantez umum kurumlar vergisi mükellefleri üzere uygulanmasının amaca henüz çok bakım edeceğine inanmaktayız. Ayrıca kanuna göre bahis konusu iskontolu kurumlar vergisinden yararlanma süresi 31 Antrakt 2009’ta, yani bu yılın sonunda sona ermektedir. Bu durumda, şirketlerin birleşmeyi gündeme almaları, birleşilecek şirketlerin bulunması, bu şirketlerin sahip ve yöneticileri ile görüşülmesi, toplaşma sonuçlarının muhit ve eskimemiş kurulacak müşareket açısından gelişigüzel yönden değerlendirilmesi üzere bütün altı ay kadar tıpkı müddet bulunmaktadır. Hele yukarıda açıklayan tahdidat birlikte ayn önüne alındığında ve bu firmaların hevesli anlamda de az çok zayıf kadrolara sahip bulunmalarını hesaba katarsak, bu durumda dışarıdan az çok üstelik ömre bedel danışmanlar ile çalışmaları direnerek muhtemeldir. Bu yasanın uygulanabilirliğinde birleşecek olan şirketlerin alay malay mesai, organizasyon konusundaki kültürel anlayışlarının de ayrıca dikkate alınması gerekir. Tekrar yasaya göre şirketlerin birleşmesi halinde, üç almanak süre süresince, eskimemiş şirketin etkin öge sayısının şirketlerin 01 Nisan 2009 tarihinden önce sunulan son aya ilgilendiren sigorta bildirgelerine bakarak istihdam edilenlerin toplamından birkaç olmaması gerekmektedir. 5904 mahdut kanundaki bu düzenlemenin ekonomik gerçeklere tamamen marjinal olduğunu düşünmekteyiz. Birleşmenin anne amaçlarından biri bile öge tasarrufunda bulunmaktır. Çalışanların sayılarının artması fakat bileşke ile yaratılacak gürlük, eğri ekonomisi kabil parametrelerde muhtemel değerlere ulaşılması ile mümkündür. Bu bile belirli tıpkı süreç gerektirecektir. Birleşmelerin ilk aşamalarında personel sayısında eksilme genel namına alışılagelen karşılanır. Birleşme baskı ayrımsız işlemdir. Birçok ceht, fedakarlık, harcama, antlaşma kabil maliyetlere katlanmak gerekir ve akıbet temas ahit müspet olmayabilir. Görüşmelerin yarıda kesilmesi veya toplaşma tamamlandıktan bilahare muhtemel sonucu vermemesi sık sık karşılaşılan tıpkı durumdur. Yukarıda bahse laf edilen eksiksiz bu özelliklerin ışığında, birleşmelerin teknik incelikleri bile dikkate alındığında, KOBİ birleşmelerine müteveccih idrak teşviğinin muhtemel bağlam ve faydayı sağlamasının niteliksiz olmayacağını ifade etmek isteriz. Leon Arslan Coşkun Fortune Türkiye Haziran

Share: