Dünyanın birlikte mı ekseni Doğu’ya kayıyor?

Financial Times’ta konuyla ilişkin düşüncelerini anlatan bir makale kaleme kayran Harvard Üniversitesi öğretim üyesi, ruz profesörü Niall Ferguson, 16’ncı yüzyılda Uyanış ve Düzelti hareketleriyle başlayan henüz bilahare ilmî devrimler, aydınlanma hareketi ve uran devrimi ile zirve noktasına ulaşan Mağrip hakimiyetinin sonuna yaklaşıldığına meni etti. Yazarın bu düşüncelerinin arkasında son 10 yıldaki lüks gelişmeler kocaman meydan tutuyor. ABD’nin dünya düzenindeki yerinin sunu iri simgelerinden biri olan İkiz Kuleler’e yapılan ofans ve ertesinde yaşanan davranışlar hakimiyet döneminin bilahare ermesinde muhteşem kilometre taşları yerine görülüyor. Bu vaziyetler ortada ABD’nin Afganistan ve Irak’ta giriştiği Ortadoğu’daki perhiz değiştirmeye müteveccih girişimler da gösteriliyor. ÜÇ ÖLÜMCÜL AÇIK Ferguson makalesinde, Amerikanın imparatorluğunun muhtemel ayrımsız çöküşünde üç ölümcül açığın oylumlu alım çalım oynayacağına değindi. Yazar bu üç açığın koca gücü, özen ve finansal anlamda yaşandığını söyledi. İnsan gücü tarafında yaşanan meydanda Irak’ta yeterince çeri olmayışında görülürken, ilgi açığı ise karışma edilmiş ülkelerde mufassal devir kalınmasının büyüklük vatandaşları tarafından haddinden fazla istekle karşılanmamasından kaynaklanıyor. Bu üç havadan sunu önemlisi namına görülen finansal münhal ise yatırıma nazaran yeterince artırım yapılmaması ve amme harcamasına kıyasla üstelik yeterince vergi toplanamamasında yatıyor. INHITAT MALİ KRİZLE GELİR Ferguson, 2004 yılında ülkenin akan ve bütçe açığını dengelemek üzere doğu Asya sermayesine daha fazla bağımlı arkaç geldiğine de dikkat çekti. Edip, bu nedenle ABD’nin resmi olarak ifade edilmeyen imparatorluğunun çöküşünün da terörist saldırılar ve destekçisi olan rejimler yüzünden değil fakat ülkede yaşanacak finansal krizden kaynaklanabileceği dile getirdi. ABD’nin kalan cari açığının Asyalı minval bankaları marifetiyle finanse edildiğinin farkına varılması ve Çin’in bu işlemlerde merkeze oturması Ferguson’un görüşlerini etkileyen arz büyük gerçek oldu. Bu gelişmenin yanında ülkede 2007 yılında ortaya sâdır mortgage krizinin, 2008’de akışkanlık sıkıntısına dönüşmesi ve son kendisine 2009 ‘şişman durgunluk’ halini alması, Batı’ya iktisadi anlamda vurulan sunma büyük çarpış oldu. ÇİN PARMAK ISIRTTI Milenyumun evvel 10 yılının sonuna gelindiğinde ise Çin’in bu krizde parmak ısırtan tıpkısı takat sınırı sergilemesi arz çok ilgi calip görüngü oldu. Konuşu adına ümranlı ülkeler ikinci bir Iri Buhran’ın kıyısından dönerken, Çin isteklendirme programı ve açık itimat imkanları ile bu dönemde büyümesinde hasis benzeri düşüş gördü. Ferguson, esasen da 1.5 milyarlık nüfusa ehil bu ülkenin, önümüzdeki 10 yıl içre sorun yaşayabileceğini belirtti.

Share: