Milli Yetişek Bakanı Mahmut Özer, Türkiye’nin uluslararası mektepli sükse araştırmalarında puanının daim yükseldiğini belirterek “Akıbet 20 yıldaki araştırmalarda, gelişigüzel döngüde tıpkı öncekinden daha efdal fakül alıyoruz. Benzeri taraftan öğrenci sayısını artırıyorsun benzeri zamanda başarıyı bile artırıyorsun. Bunu başaran mutluluk nadirdir.” dedi.
Bazı programlara karışmak amacıyla Nevşehir’e mevrut Vekil Özer, cuma namazını Çiçekli Cami’de kıldı. Namazın arkası sıra vatandaşlara aşure dağıtan Özer, burada, hayırseverlerin desteği ile oluşturulan “Çiçekli Cami Tarık Kesekci Uygulayım Bilimi Odası ve Kütüphanesi”nin açılış kurdelesini kesti.
Recep Tayyip Erdoğan Proje Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde düzenlenen “2022-2023 Eğitim Tedris Yılı Tedarik Toplantısı”na katılan Özer, okul idarecileriyle bire bir araya geldi.
Programda konuşan Özer, Kovid-19 sürecinde okulların öneminin henüz bereketli anlaşıldığına dikkati çekerek “Okullar elden eğitim bilimi öğretimin yapıldığı yerler değildir. Zımnında okullar kapatıldığı antlaşma telafi edilmesi müstelzim takkadak öğrenme kayıtları değildir. Okullar bire bir ülkenin yer kalifiye sermayesi olan beşeri sermayesinin niteliğinin çokça boyutlu olarak araştırıldığı ve geliştirildiği yerlerdir. Okullar, öğrencilerin psiko-sosyalleşmesinin, can gelişiminin olduğu, akran eğitimi ve becerisinin arttığı aynı zamanda ekin, konferans ve spor etkinliklerinin yapıldığı mekanlardır.” diyerek konuştu.
AK Fırka iktidarı döneminde, Türkiye’de eğitim bilimi öğretime erişim oranında çetin artışlar yaşandığını anlatan Bakan Özer, 19 milyona yakın öğrencinin eğitim sisteminden faydalandığını söyledi.
Ortaöğretimdeki okullaşma oranının yüzdelik 44’ten yüzdelik 90’a, yüksekokullarda bunun yüzde 14’ten yüzdelik 48,5’e çıktığını vurgulayan Özer, bunun rastgele çocuğun eğitime şen erişiminin sağlanması üzere lazım yatırımların yapılması ile mümkün kılındığını ifade etti.
2000’li yıllarda tahminî 300 bin olan dershane sayısının 1 milyona yaklaştığını dile getiren Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mütekâmil ülkelerdeki okullaşma oranının tarihi seyrine bakın. Bizim serencam 20 yılda yaşadığımız bu dönüşümü, OECD ülkelerinin 1950’li yıllarda sağladığını görüyoruz. Olur sebep 70 yıl bekledik. Rakiplik ettiğimiz ülkelerle rekabetin en faal enstrümanı olan beşeri sermayemizin niteliğini artırmayla ilgilendiren eğitimi illet bu kadar faik körü geçiştirdik. Serencam 20 yılda eğitimin önündeki antidemokratik icraat kaldırıldı. Bu ülkede eğitime erişimle ilgilendiren zat vatandaşının, başörtülü kızlara yetişek erişimi yasaklanmıştı. Şimdi unutuldu. ‘Başörtüsü yasağı karşı konuşuluyor, sömürme ediliyor.’ deniliyor. Tığ yaşadık, gördük bu sıkıntıları. Darülfünun kapılarında bekletilenleri gördük. İkinci kısım emsal uygulaması, 1999’da yürürlüğe girdi. İmam hatip niyetiyle girildi amma mesleki eğitimi üstelik mahvetti. 1999’daki bu uygulama fakat 2012’da kaldırılabildi. İmam dil cambazı açısından bunun sonucu neydi, kaymakam, ilbay, kırtasiyeci, iş adamı olamasın. Mesleksel eğitimde ise iş gücü piyasasının gerekseme duyduğu insanı yetiştirmesin, beceriksizlik kalsın ve bu ülkenin soylu erki kalkınmasında tıkanma olsun. Bu iki aplikasyon bile kaldırıldı.”
Icra Vekili Özer, AK Parti döneminde tıpkısı taraftan eğitimdeki antidemokratik uygulamaların ortadan kaldırılıp okullaşma oranının artırıldığını değişik taraftan üstelik kaliteden ödün verilmediğini aktardı.
Türkiye’nin akıbet 20 arsıulusal araştırmalarda eğitimdeki başarısını ortaya koyduğunu anlatan Özer, şunları kaydetti:
“Ayrıntılı yıllar yükseköğretimde çalıştım. Yükseköğretimin Türkiye’deki tarihi ve geçirdiği evreleri biliyorum. İstanbul’dahi önce üniversite açıldıktan sonraları Ankara’üstelik darülfünun açılmaya çalışıldı. İlk tepki şuydu, ‘Ankara’birlikte üniversite mi peki, kalite aracısız gidiyor’ oldu. Ankara’dan sonraları İzmir’e darülfünun kurulurken tıpkı şeyler söylendi. Demin de ‘Her tarafa okullar açıldı, kalite gitti.’ denildi. Türkiye uluslararası mektepli sükse araştırmalarına katılıyor. Son 20 yıldaki araştırmalarda, seçme döngüde benzeri öncekinden elan faziletkâr nokta alıyoruz. Bire Bir taraftan mektepli sayısını artırıyorsun tıpkı zamanda başarıyı bile artırıyorsun. Bunu başaran mutluluk nadirdir. Eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesinde vahim benzeri iyileşme söz konusu. Mağrip bakışıyla, içimizde bizden olan amma günindi medeniyetinin dilini konuşan insanlar Türk insanının mebzul şeyler yapamayacağının endoktrinasyonunu senelerce yaptı.”
